BERA B. MALİK
Hz Ömer , bütün likayat ve kahramanlığa rağmen , Bera B. Malik gibi birisini ordu kumandanlığına getirememişti Sebebini
sorduklarında : "Cesareti demişti. Evet o , o kadar cesur idi ki , orduyu bir tehlikeye sürükleyebilirdi. Cesareti tedbirsizliğe
sebep olur diye Hz. Ömer , Bera'yı , çok istediği halde ordu kumandanlığına tayin edemiyordu. Ve işte Bera böylesine korkusuz
bir yiğitti.
Bera, Allah rasulü'nün bulunduğu bütün gazalarda bulunmuş ve düşmana kılıç çalışmıştı. O her mücadelede ölüm arayan , ölüm
kovalayan bir insandı. Onu bulamadıkça adeta mahzunlaşır ve harp meydanlarından çok kere hüzünle ayrılırdı.
Halbuki Yemame'de ölüme ne kadar da yanaşmıştı. Kale kapıları açılmayınca burçlara tırmanmış ve kendisi oradan içeriye
atlayıvermişti. Düşman onu ok yağmuruna tutmuş , Bera ölümle burun buruna gelecek şekilde ağır yaralanmıştı ama ; Yemame
dahi ona aradığını verememişti.
Duası makbul bir sahabeydi. Allah Rasulü , bir ara büyük bir cemaatin huzurunda onu kastederek şunları söylemişti : "Nice sacı
başı dağınık , elbisesi eski , kendisine ehemmiyet verilmeyen insanlar vardır ki , bir meselede Allah'a kasem etseler, Allah onları
kasemlerinde yalancı çıkarmaz.(Yani Allah onların dualarını boşa çıkarmaz...)Bera B. Malik de bunlardandır."
Sahabe , zor bir durumla karşılaşınca Bera B. Malik'in duasına iltica ederdi. Ahvaz'da da öyle oldu. İranlılarla yapılan bu
muharebede , bir ara İslam saflarında dağılma ve çözülmeler meydana geldi. Bera B. Malik'i yakından tanıyanlar , onun gözünün
içine bakmaya başladılar ve ondan nusret adına dua istediler.
Oda , ellerini kaldırdı ve "Allahım , düşmanlarımızı hezimete uğrat, bize nusret ver ve beni bugün Nebine Ulaştır." Diye dua etti.
O gün binlerce insan , bu duaya "Amin" demişti.
Kardeşi Enes'e bir veda bakışıyla baktı .. Sevinç gözlerinde şimşekler çakıyordu . Kalkanını attı ve elde kılıç düşman saflarına
dalıverdi
Biraz sonra düşman hezimetine uğrayarak kaçmaya başlamış . Müslümanlara Allah nusret nasip etmiş. herkes zafer çığlığı ile
ortalığı inletirken bir köşede , yaralı bir aslan , mü tebessüm bir çehre ile , uzaktan olup-bitenleri seyrediyordu. Dünyaya ait
seyrettiği son tablo, Müslümanların zaferi olan bu yaralı aslan , hiç şüphesiz Bera B. Malik'di. İhtimal o anda , duasındaki ikinci
talebin vaktini bekliyordu. Biraz sonra , canından aziz tuttuğu dostuna , Allah rasulu'ne kavuşacaktı...